Tibialis Posterior Sinirinin Ayak Bileğinde Sıkışması (Tarsal Tünel Sendromu)
Tarsal tünel sendromu, tibialis posterior sinirinin ayak bileği düzeyinde bası altında kalması sonucunda ortaya çıkan bir dizi belirti ve bulguları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Tarsal tünel sendromu ayaklar ve bacaklarda en sık görülen sinir sıkışma sendromudur. Tibial sinir bacaktan ayağa doğru ilerlerken ayak bileği arka iç yanda tarsal tünel (ayak bileği tüneli) adı verilen bir aralıktan geçer ve sıkışma bu tünel içinde olur. Tibialis posterior siniri ayak bileğinde medial kalkaneal sinir, medial plantar sinir ve lateral plantar sinir adı verilen üç dala ayrılır.
Sinir tünelden geçtikten sonra ayak tabanına yayılarak parmaklarda sonlanır. Tarsal tünel sendromu ayak bileği çevresindeki eski kırıklar, tünel içinde yer kaplayan kitleler, romatoid artrit gibi bağ dokusu hastalıkları sonucu gelişebilse de hastaların büyük çoğunluğunda belirgin bir neden saptanamaz. Ancak diyabetik (şeker) hastalarda görülme sıklığı daha fazladır. Diyabetik hastalarda diyabetik polinöropati denilen ve tüm vücudu tutan, hem ellerde hem de bacaklar ve ayaklarda uyuşma, yanma, karıncalanma ve ağrılara neden olan sinir problemi çoğunlukla mevcuttur. Ayrıca, bu hastalarda tarsal tünel sendromu da çok sık görülür. Diyabetik hastalarda diyabetik polinöropati ile tarsal tünel sendromunu birbirine karıştırmamak gerekir, çünkü çoğunlukla ikisi bir arada bulunur.
Tarsal tünel sendromunun en sık rastlanılan belirtileri tibialis posterior sinirinin ayakta yayılımına uyan bölge olan ayak bileğinin iç yanı, ayağın iç yanı ve ayak tabanında yanma hissi, ağrı, uyuşma ve duyu kaybıdır. Ağrı yük verme, yürüme ve gerilme ile artar, geceleri de olabilir. Basma bozukluğu olan insanlarda yürüme sırasında sinirde fazladan gerilme olacağından tarsal tünel sendromu görülme sıklığı daha fazladır.
Tarsal tünel sendromu en sık olarak 40-70 yaşları arasındaki insanlarda görülür. Diyabetik (şeker) hastalarda görülme sıklığı ise daha fazladır. Tarsal tünel sendromu tanısı, hastanın öyküsüyle birlikte fizik muayenesi sonucunda konulan klinik bir tanıdır. Tinel testi adı verilen basit bir muayene yöntemi tarsal tünel sendromunun tanısında çok önemlidir. Tinel testinde, sinirin ayak bileğindeki olası sıkışma bölgesinde sinirin üzerine parmakla vurulur. Sinirin duyusunu sağladığı bölgeye yayılan bir karıncalanma duygusunun ya da elektrik çarpma hissinin hasta tarafından algılanması testin pozitif olduğu anlamına gelir. Ayağın iç yan tarafında topuğun ön tarafında sinirin sıkıştığı bölgedeki yumuşak dokuya bastırılınca da hastalar ağrı hissederler.
Tarsal tünel sendromunun klinik tanısını doğrulayan ya da ayırıcı tanıda yardımcı olan bazı inceleme yöntemleri mevcuttur. Tarsal tünel sendromunun standart inceleme yöntemi, sinirileti çalışmaları ve iğne elektromiyografisinden (EMG) oluşan elektrodiagnostik incelemelerdir. Bu incelemeler ile sinirlerin elektrik iletme gücü ölçülür, böylelikle sinirde bir sıkışma olup olmadığı ve varsa tam hangi seviyede sıkışma olduğu saptanır. Sinirin sıkışma seviyesinin belirlenmesi önemlidir, çünkü tibialis posterior siniri zaman zaman ayak bileğinin daha yukarı bölgelerinde de sıkışabilir ve bu çeşit sıkışmaların tedavisi farklıdır.
Tarsal tünel sendromunun tedavisi cerrahi olarak tibialis posterior sinirinin gevşetilmesi, sıkışmaya neden olan dokuların serbestleştirilmesidir. Ameliyattan hemen sonra hastaların tümünde belirtilerin tümü hemen geçer ve hastalar belirgin olarak rahatlarlar. Sonucu etkileyen faktörler arasında hastanın yaşı, hastalık öyküsünün süresi ve ameliyat öncesi belirtilerin şiddeti önemlidir. Hastalığın ileri evrelerinde sıkışma nedeniyle sinirde hücre ölümü olabildiğinden, tarsal tünel sendromu tanısı konulduktan sonra en kısa zamanda ameliyat olunmalıdır. Ameliyattan sonra klinik belirtilerde belirgin bir iyileşme görülür ve hastaların hemen hepsi sonuçtan çok memnun kalırlar. Bu nedenle, yaşı ve hastalık evresi ne olursa olsun tarsal tünel sendromlu hastalarda cerrahi tedaviden kaçınılmamalıdır.
Tarsal tünel sendromunun en çok önem taşıdığı durum diyabetik hastalarda diyabetik polinöropati denilen ve tüm vücudu tutan, eller, bacaklar ve ayaklarda uyuşma, yanma, karıncalanma, ağrı ve duyu kaybına neden olan sinir problemi ile birlikte bulunduğu durumdur. Diyabetik hastalarda belirgin duyu kayıpları ve kan dolaşımında bozulma olduğundan hastalar ayaklarını iyi hissedemezler ve ayaklarında sıklıkla yaralar açılır. Bazen bu yaralar hızla ilerler, kan dolaşımının bozulması artar ve tüm ayağı içine alarak ayağın kesilmesi zorunda kalınabilir. Diyabetik hastalarda tarsal tünel sendromu ameliyatı yapıldığında ayaklardaki duyu kaybı belirgin olarak azalır ve buna bağlı olarak da ayaklarda diyabetik yara oluşma sıklığı da azalır. Ayrıca diyabetik yarası olan ayaklarda tarsal tünel sendromu varsa, bu yaraların iyileşmesi de hızlanır. Bu nedenlerle, diyabetik hastalarda tarsal tünel sendromu ameliyatı daha da önem kazanmaktadır.